Her yıl PES-FIFA çekişmesi yaşanıyordu yaşanmasına da, sanki bu yıl biraz daha sert, biraz daha farklıydı bu çekişme. Her iki taraf da oyunlarına dair bilgiler verirken ,bazen karşı tarafa sataşıyor, bazen de birbirlerine karşı olan artı ve eksilerini söylemekten geri kalmıyorlardı. Bu konuda özellikle PES yapımcılarının FIFA’yı övücü açıklamaları baş rol oynadı. Tabii bu, PES 2012’nin kötü bir oyun olduğu anlamına gelmiyor. Aksine, iki farklıfirmadan, iki farklı futbol deneyimi, geçtiğimiz yıla nazaran daha zevkli bir şekilde bizlerle buluşuyor.
2012, 2011’in sonrasında atılan güzel bir adım demek
Yüklemeyi tamamladıktan sonra kendi karakter profilimizi oluşturmamız gerekiyor. İsim, saç, boy ve yüz detayları gibi unsurları hallettikten sonra, favori takım ve oyuncumuzuseçip, zorluk seviyesini belirliyor ve ana menüye atım atıyoruz. Artık bu bizim PES 2012oyun kimliğimiz. Tüm detaylar bu belgede yer alıyor, ona iyi bakın!
Menülere göz attığımızda hazırlık maçı, kupa – lig menüleri, topluluk sayfası, Football Life, ayarlar, ekstra içerikler ve tabii ki online oyun modları başlıklarını (Bir tanesi de Become a Legend) görüyoruz. Gayet de dolu bir menü! Tabii arka planda Ronaldo’nun frikik kullanmadan önce nefes alıp, şah damarının dakika başı patlayacak gibi şişmesi detayını da unutmamak lazım. Tüm text yazılar, menülerin açıklamaları ve modların açıklamaları Türkçe. Böylelikle pek zorluk çekmeden ayarlarımızı yapabiliyoruz. Aslında bazı yabancı terimlere çok fazla alıştığımız için Türkçe’sini görünce “Bu ne ya?” da diyebiliyoruz doğalolarak.
PES 2012’de lisanslı olarak İspanya, Fransa, Hollanda ligleri bulunuyor. Bunların yanında Portekiz, İngiltere ve İtalya liginden de lisanslı takımlar bulunuyor. Ayrıca Copa Santander Libertadores, UEFA Şampiyonlar Ligi ve UEFA Avrupa Ligi lisanslarını da oyunda yer alıyor. Ve ülkemiz takımları. Evet, 4 büyük takım olan Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş ve Trabzonspor, oyunda lisanslı takımlar olarak var. Hatta sezon öncesindeki karmaşadan olsa gerek Konami, Şampiyonlar Ligi’ne hem Fenerbahçe hem de Trabzonspor’u dahil etmiş “Ne olur, ne olmaz” diyerek. Sezonların başlamasına az birsüre kala yaşanan transfer olaylarının henüz PES 2012’ye yansımadığını hemen belirtip, bazı oyuncuların yeni takımları yerine hala eski takımlarında olduklarını söyleyelim.
Kaldıralım şu hantallığı ortadan
İlk düdük ve maç başladı. PES 2011, hantal bir oyun olmasının yanı sıra, ayrıca top kontrolünün de bir hayli zor olduğu bir oyundu. Topla beraber hızlı koşmaya başladığımızda topu öyle bir açıyorduk ki ayağımızdan, ekstra çaba olarak topu yakalamaya çalışıyorduk bu sırada. Tabii araya rakip girip de topu kapmazsa. Konami yeni bir sistem oturtalım derken, tüm PES gerçeğini ortadan silmişti sanki, tamamen kendigörüşüm bu. PES 2012’de ise, hem eskiye dönüş, hem de bu dönüşe yeni eklemeler yapılmış sanki ve gayet de iyi olmuş.
Maçın hemen öncesinde tribünleri görüyoruz, tünelden oyuncular çıkarken karaktermodellemelerinin güzel olduğu çarpıyor gözümüze. Keşke tribünler de böyle olsa derken, ilk atak gelişmeye başlamış bile. Defans anlayışı gayet sert PES’de. Siz kurtulsanız bile genellikle topu kurtaramıyorsunuz. Yapay zeka olarak oyun hiç de fena değil. Gerek defansta, gerek orta sahada, gerekse de forvette çok organize işler çıkarabiliyorlar. Bu daseyir zevkini artırdığı gibi rakibe gereken önemi vererek daha iyi bir maç çıkarmak zorunda olduğumuzu gösteriyor.
Bire bir oynamaktan çok, ara pas yaparak ilerlemek, bir ipe tespih boncukları dizmekten farksız. Baktınız ki ara pas yaptıkça hareket alanınızı kısıtlıyorlar, o halde atın topu kanatlara. Çünkü kanatlar boş kalıyor ve köşeye doğru ilerleyerek ceza sahasına gayet iyi ortalar açabiliyorsunuz, ki birçoğu da gol oluyor. Orta – şut konusunda biraz yardım ediyoroyun sanki. Bire bir oynanışı pek tercih etmemek lazım derken, orta halli futbolcuları kast ediyorum bu arada. Messi ve Ronaldo gibi futbolcular kontrol ediyorsanız eğer, bileklerinin ne kadar esnek, bacaklarının da ne kadar hızlı olduğunu ve dolayısıyla çok rahat adam eksilterek sonuca gidebildiklerini belirteyim.
Ayrıca maç esnasında, iki oyuncuyu da kontrol ederek, daha sağlam bir atak yapabiliyorsunuz. Örneğin korner kullanacaksınız. Kale önünde bir adamınızı da istediğiniz yere doğru hareket ettirip, gelen ortaya daha etkiyi vurabilmesini sağlayabiliyorsunuz. Bu örneğin birçok farklı çeşidi mevcut.
Bir de işlerin yolunda gitmediği anlar var haliyle. Ara pas verirsiniz, yerine gitmez. Şut çekersiniz, alakasız bir yerde şut özelliğini kaybeder. Çalım atayım derken rakibi indirirsiniz ya da tam kurtuldum derken biri sizi indirir. Oyunun fizik motoru iyi. Top, önüne gelen her şeye çarpıyor. Kafa, göz, ayak, diz, ne varsa. Böylelikle aniden yön değiştiren top, oyuncuların da ani tepki vermesine sebep oluyor. Böylelikle oyun düzeninde de ciddi değişiklikler yaşanabiliyor. Futbolcuların geride kalan topa yetişmek için verdikleri ekstra çaba, yapılan bir hatanın düzeltilmesi için gereken ekstra koşu gibi unsurlar, bir yandanoyuncularınızı da yoruyor ve maç sonlarına doğru güçlerinde ciddi düşüşler gözleniyor. Anlayacağınız, artık sadece pas alışverişi yaparak, hızlı ataklara çıkarak veya savunma yaparak yorulmuyorsunuz, futbol topunun size oynadığı sürpriz mini oyunlar sebebiyle de ekstra efor sarf etmeniz gerekebiliyor.
Avantaj sensin, iyi kullan!
Dikkatimi çeken yönlerden biri, hakemin avantaj takdiri. Bu konuda biraz daha gelişme var. Diyelim ki atağa kalktınız ve size faul yapıldı. Hakem oyunu durdurmuyor ve devam ettiriyor. Ta ki top, takımınızdaki başka bir adamın ayağına gidene kadar. Eğer gitmezse, işte orada durduruyor ve faulü çalıyor. “E zaten diğer oyunlarda da böyle değil miydi?” Açıkçası yerli yersiz avantaja bırakma veya faul çalma adetleri biraz daha azaltılmış buoyunda. PES 2011’de attığım gol, bana verilen penaltı gerekçesiyle iptal edilmişti örneğin. Bunu daha önce de yazmıştım.
Efsane mi olmak istersin, teknik direktör mü?
PES’in FIFA’ya rakip olarak geliştirdiği Become A Legend modu, online başlığı altında sizi bekliyor. Football Life isimli bir başlık daha var. Burada da seçtiğiniz takıma teknik direktör olarak geliyorsunuz. Takımın bütçesinden, oyuncuların performansından siz sorumlusunuz. Başarı geldikçe sponsor gelirleri artıyor, para kazanıyorsunuz ve kulübün aylık borçlarını yönetimle birlikte ödeyebiliyorsunuz. Tam tersi olursa, sizin için tehlike çanları çalıyor demektir. Takımınızı kenardan yönetirken, aynı zamanda sahada da futbolcularla oynuyorsunuz. Normal maçtan tek farkı, bu kez kenar yönetimi de sizin elinizde.
Gerçeğe gerçek maç yapalım mı?
Internet üzerindeki diğer PES oyuncularıyla oyunu oynayabilmek için Konami’nin onlinesistemine kayıt oluyoruz ve kullanıcı adımızla şifremizi oyunda da girerek online arenaya adım atıyoruz. Burada da birçok seçenek var. Bir topluluk kurabilir, topluluğa katılabilir veya sadece puanlı maçlar yapabiliriz. Maç yaptıkça puan kazanıyoruz ve puan demek, hem tecrübe, hem de ekstralar menüsünden yeni içerikleri satın alabiliriz demek. Maç yaptığınız kişileri, arkadaş olarak ekleyebiliyor, maç esnasında pozisyonlara göre hızlıyorumlar yapabiliyor ve maç sonrasında rakibinize centilmenlik puanı verebiliyorsunuz. Karşılaştığım kadarıyla bayağı Türk oyuncu var PES 2012’de. Bu teke tek maçlarının haricinde bir de turnuvalar var, ki topluluklar da işte bunlar için önemli. Ancak bu sisteminhenüz tam olarak faaliyete geçtiğini söyleyemeyiz, Konami’nin konu hakkında kısazamanda bir çalışma yapması şart.
MyPES de nedir?
Konami, bu yıl oyuna yeni bir servis ekledi. MyPES, yaptığınız online müsabakaları an be an kayıt altında tutuyor, istatistikleri yayımlıyor, video paylaşımına izin veriyor ve tabii ki tüm bunları ve dahasını arkadaşlarınızla tartışmanızı sağlıyor. Peki nasıl? Cevap Facebook! Evet, bunun Facebook üzerinden çalışan online bir servis olduğunu söyleyebiliriz. Öncelikle https://apps.facebook.com/mypesapp adresine giderek uygulamayı aktif hale getirerek kayıt oluyorsunuz, sonrasında da oyuna girerek aynı kullanıcı adını ve şifreyi ilgili bölüme yazıyorsunuz. Bu andan sonra yaptıklarınız bir bir listelenmeye başlıyor ve isterseniz profilinizde de paylaşabiliyorsunuz. Konami’nin bu servis için Facebooktemelini kullanması, kolaycılık olarak değil, akılcı bir davranış olarak görülmeli bence. Zira yüz milyonlarca kullanıcının bulunduğu bir platform. Öte yandan myPES servisinin henüz beta sürümde olduğunu ve çoğu özelliğinin henüz işler düzeyde olmadığını söylemeliyim.
Grafikler, sesler, atmosfer
Yeni nesil konsollarda çok büyük grafiksel değişiklikler göremeyeceğiz artık anlaşılan. Zira hem FIFA, hem de PES, bu yıl görsel olarak ciddi bir güncellemeye gitmedi. Oyunungrafikleri güzel, genel olarak futbolcu modellemeleri başarılı. Yüz tasarımları ve renk tonları pek hoşuma gitmedi. Öte yandan tribünlerdeki cansız hava hala devam ediyor. Dedim ya, galiba bu jenerasyonun bize pek fazla sunacağı görsel yenilik kalmadı gibi. Animasyon motoru ise, biraz daha zenginleştirilmiş. Robotsu koşuşlar, biraz daha gerçekçiliğe yaklaşabilmiş.
Gelelim işitsel unsurlara. Menülerde çalan elektronik müzikler gayet hoş. Hatta bir tanesi direkt aklıma GTA: San Andreas’ı bile getirdi. Saha içi sesleri ise, önceki oyunla pek farklılık göstermiyor. Tabii eklemeler de var. Gol olduğunda, tehlikeli bir pozisyonda veya beklenmedik bir anda çıkan seyirci tepkisi, sizi maçın oynandığı stadyumda değil de,televizyon karşısındaki bir seyirci konumuna getiriyor. Anlayacağınız sesleri tribünlerdeki biri veya sahadaki biri olarak değil, televizyon karşısındaki bir izleyici olarak boğuk duyuyorsunuz. Spiker diyalogları ise, gayet başarılı.
Genel olarak PES 2012, güzel bir oyun olmuş. 2011’le kıyasla gayet iyi, hatta son yılların en iyi PES oyunu olduğunu bile söyleyebiliriz. Hantal olmayan oynanış, Şampiyonlar Ligi ve UEFA Kupası gibi lisanslar, oyunun artı yönlerinden. 4 büyüklerin oyunda yer alması ve Türkçe dil desteğini de es geçmemeliyiz. Tabii ki kusursuz da değil. Yeni bir yamaylalisans listesinin güncellenmesi, online modlardaki ufak problemlerin düzeltilmesi ve tabii ki myPES servisinin de tam kapasiteye geçiş yapması gerekiyor. Ki bu düzenlemelerin de kısa sürede yapılmasını bekliyoruz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder